O GELİYOR
Yıl 1919,
Mayıs’ın on dokuzu.
Kızaran ufuklardan kaldırıyor başını,
Yeryüzüne can veren,
Cana heyecan veren,
Al yüzlü doğan güneş
Takanın burnu nasıl Karadeniz’i yırtar;
Siz de öyle bir anda yırtınız uykunuzu.
Uyanın Samsunlular.
Kurutacak gözlerde umutsuzluk yaşını
Bugün Çaltı burnundan gülerek doğan güneş.
Yıl 1919,
Uyanın Samsunlular;
Uyumak ölüme eş,
Diriltin ruhunuzu,
Ufukta bir gemi var;
Fakat bu gemi niçin böyle yavaş geliyor?
Acaba yolu mu az, yoksa yükü mü ağır?
Bu gemi umut yüklü, inanç yüklü, hız yüklü,
İçinde bu vatanın derdiyle yanan bağır,
Kurulacak yarını düşünen baş geliyor.
Bir baş ki, gökler gibi bir küme yıldız yüklü;
Bu gemi onun için böyle yavaş geliyor.
Yıl 1919
Mayısın on dokuzu
Ufukta duran gemi gitgide yaklaşıyor.
Sanki harlı bir ateş
Yakıyor ruhumuzu.
Beklemek üzüntüsü her gönülde taşıyor.
Üzülmemek elde mi;
Hız yüklü, inanç yüklü, umut yüklü bu gemi
O umut yayıldıkça ruhlara sıcak sıcak,
O hız, doldukça damarlara kan gibi,
Gizli gizli inleyen her yürek canlanacak,
Ateş püskürecek uyuyan volkan gibi;
Gittikçe büyükleşen
Gölgene dikilmekten
Karardı gözlerimiz.
Koş, atıl gemi, sana engel olmasın deniz!
Ak saçlı dalgaları birer birer kes de gel;
Kuşlar gibi uç da gel, rüzgar gibi es de gel.
Celal Sahir EROZAN